Yurt dışı eğitim hayaliniz artık gerçek oldu. Birkaç hafta sonra İngiltere, Fransa, Kanada belki de Amerika’da ki okulunuza kavuşacak ve ilk dersinize başlayacaksınız. Fakat tüm bu heyecanınıza rağmen içinizi kemiren o küçük korkuyu bir türlü yenemiyorsunuz. İlk birkaç günü nasıl geçireceksiniz? Acaba her şey sizin istediğiniz gibi olacak mı? Ya da aklınıza dahi gelmeyen sorunlarla karşılaşırsanız ne yapacaksınız? Birçok yabancıya ev sahipliği yapan bir ülke uzun bir süre sizin de eviniz olacak. Buna gerçekten hazır mısınız?
Ailenizden ayrılıp, hiç tanımadığınız bir ülkeye -kısa süreli de olsa- yerleşmek pek de kolay değildir. Özellikle de ilk haftalar, yeni ve yabancı bir çevreye alışmak için zorlu süreçlerdir. Ama hemen endişelenmeyin! Elbette her güzel şeye ulaşmak emek ve çaba ister. Yurt dışında eğitim oldukça cesur bir karardır ki, böylece kişisel gelişimizin için zaten büyük bir adım atmış oldunuz. Şimdi sıra ikinci büyük adımda! Sınıfınızda, okulunuzda, sokağınızda ve sosyal çevrenizdeki her şey size yabancı olabilir. (Bu çok normal!) İlk yapmanız gereken bu zor durumun geçici bir süreç olduğunu düşünmek, herkesi ve her şeyi tanımak için çaba sarf etmektir. Okuldan eve ya da evden süpermarkete yapacağınız kısa yürüyüşler, kısa süre içerisinde pek çok kişiyle tanışmanızı ve arkadaş olmanızı sağlayacaktır. Ama hepsi sadece bu değil! Aşağıdaki ipuçları ilk birkaç gün ve haftada neler yapmanız gerektiği hakkında size harika fikirler verecek.
1.Connect with a Local Expert
Yurt dışında danışman aracılığıyla eğitim almış ya da yabancı bir kurumda bir programa kayıt yaptırmış olabilirsiniz. Yine de ülkenizle bağlantı kurabileceğiniz yerel bir uzmana sahip olmak, yeni çevrenizde kendinizi rahat hissetmeniz için önemli bir adımdır. Yurtdışında öğrenim gören öğrencilere yardım etmek için görevlendirilmiş veya bağlantı kurabileceğiniz herhangi bir yerel öğrenci danışmanı ile iletişim kurabilir ya da üniversitenizden yardım alabilirsiniz. Bağlantı kurduğunuz yerel uzman, yaşanacak herhangi bir sorunda mutlaka yardımcı olacaktır.
2.Get Local Cash
İkinci önemli konu yeterli miktarda nakit paraya sahip olmanızdır. Elbette dünyanın her yerinde kredi kartlarını ya da ATM makinelerini kullanabilirsiniz. Ancak nakit yurt dışı seyahati için en güvenli yöntemdir. Acil durumlardan tasarruf etmek için küçük bir ABD dolarının yanı sıra, elinizde yerel para birimini de bulundurmanız gerekir.Dünyanın birçok ülkesinde nakit ödeme hala en fazla tercih edilen ödeme yöntemi olduğundan, ATM'lere veya kredi kartlarına hemen güvenmeyin.Ülkenizdeki bir bankadan yerel para birimi satın almayı veya yeni ülkenize ulaştığınızda -havalimanında- dolarlarınızın bir kısmını değiştirmeyi unutmayın.
Gıda, SIM kart veya diğer olası masraflar dâhil olmak üzere, yurtdışındaki ilk günlerin maliyeti yüksek olacaktır. Bu beklenmedik giderlerin tümü için biraz nakit bulundurmanız iyidir.En azında ilk bir hafta yanınızda nakit buldurmanız, evinize yerleşmek ve en yakın ATM'yi bulmak için yeterli zamanı kazandıracaktır.
3.Call Home
Birkaç gün önce kavuştuğunuz özgürlüğünüz heyecan verici olsa da, asla ailenizi görmezden gelmeyin. Sevdikleriniz, evinize ve okulunuza güvenli bir şekilde ulaştığınızı bilmek ister. Bu nedenle havalimanında telefonunuzu açar açmaz ailenizi aramayı ihmal etmeyin. Bunu -her gün olmasa da- gün aşırı okulda ve evinizde de yapabilirsiniz. Bir “merhaba” ya da “günaydın”, ailenizi mutlu etmeye yetecektir. Daha sonraki günlerde ise eve ve okula varış hikâyenizi onlarla paylaşmayı unutmayın.
4.Adapt to the Local Time Zone
Jet lag, yeni ülkenizdeki ilk birkaç günü berbat edebilir. Bir zaman diliminden diğerine geçerken, bedeninizin ve aklınızın yapması gereken bazı şeyler vardır ve bunlar pek de iç açıcı değildir. Zaman farkına bağlı olarak, kendinizi çok zor ve şaşırmış hissedebilirsiniz. Fakat bu geçici bir durumdur. Artık yeni bir saat diliminde yaşıyorsunuz ve kendinizi buna göre ayarlamaya çalışmalısınız. Asla vazgeçmeyin ve yerel saat dilimine alışmak için elinizden gelenin en iyisini yapın.
5.Unpack and Get Settled In
Yeni evinize alışmak ve kendinizi bulunduğunuz ortama ait hissetmek için ilk yapmanız gereken bavulunuzu açıp, sevdiğiniz eşyaları -aile fotoğrafınızı, minik süslerinizi ya da en sevdiğiniz yastığınızı- odanıza yerleştirmektir. Odanıza tamamen yerleştiğinizde, yeni alanınızla gurur duyacak ve kendinizi çok daha mutlu ve güvende hissedeceksiniz.